Yer bilimi,
karmaşık doğal süreçlerin anlaşılmasını ve tahmin edilmesini gerektiren
disiplinler arası bir alandır. Çoğu zaman öngörülemez ve karmaşık olan bu
süreçler hem akademisyenler hem de uygulayıcılar için ciddi zorluklar çıkarmaktadır.
Bu engellerin üstesinden gelmek için sayısal modelleme olmazsa olmaz bir araç
haline gelmiştir. Depremler, yeraltı suyu akışı, iklim değişikliği ve arazi
şekli evrimi dâhil olmak üzere doğal olayları modellemek, tahmin etmek ve
incelemek için etkili bir yol sağlar. Yer bilimlerinin çağdaş uygulamaları bu
süreçleri daha iyi anlamak, jeolojik riskleri azaltmak ve doğal kaynakların
sürdürülebilir yönetimini sağlamak amacıyla sayısal modellemeden sıklıkla yararlanmaktadır.
Sayısal modeller, geleneksel gözlem yöntemleri kullanılarak elde edilmesi
sıklıkla zor veya imkânsız olan öngörüler sunarak jeolojik riskleri en aza
indirir, kaynak yönetimini optimize eder ve çevre ve mühendislik projelerinde
daha bilinçli karar almaya yardımcı olur.