Bayramoğlu A. (Yürütücü), Tekin E., Kaşali K., Kurt N., Kurt E.
TÜBİTAK Projesi, 2020 - 2021
-
Proje Türü:
TÜBİTAK Projesi
-
Başlama Tarihi:
Nisan 2020
-
Bitiş Tarihi:
Nisan 2021
Proje Özeti
Hayat
insana verilmiş en büyük hediye olmasına karşın ölüm ise hayatın en önemli
gerçeğidir. Kalbi ya da solunumu duran bir kişiye kalp atımını ya da solunumunu
yeniden başlatmak suretiyle ölümü geciktirmek ise insanoğlunun en eski uğraşıdır.
Son yüzyılda gelişen hastane öncesi bakımdaki iyileşmeler, acil servis ve yoğun
bakımlarda sağlanan ciddi gelişmelere
rağmen, kalbi duran ya da solunumu duran hastalarda ölüm oranları hala yüksektir. Günümüzde kalbi
duran ya da solunumu duran hastaların tedavisi için kardiyopulmoner resusitasyon (KPR)
uygulanmaktadır. Ancak her KPR müdahalesi hayatta kalmayı sağlayamamaktadır. KPR
yapılan hastalarla ilgili zorluklardan bir tanesi de ölüm kararının
verilmesidir. Ölümün gerçekleşmediği durumlarda ölüm kararının verilmesi tıbbi
ve hukuki problemlere sebep olmaktadır. Bununla birlikte ölüm kararının somut
olarak verilebilmesini destekleyen pek az parametre bulunmaktadır.
Önemli
bir vazodilatör olan nitrik oksit (NO)’in inhalasyonuyla yapılan KPR sonrasında
sağ kalımda bazı iyileşmeler sağlandığı sadece
hayvan deneyleriyle sınırlı kalmış çalışmalarda gösterilmiştir. Bu durum
NO seviyesinin KPR yapılan insanlarda spontan dolaşıma geri dönüş (SDGD)
sağlanmasını tahmin etmede destekleyici bir parametre olabileceği fikrini
oluşturmaktadır. Aynı zamanda kantitatif NO serum seviyesinin ölüm kararını doğru vermek için bir
parametre olabileceğini düşündürmüştür. Bu çalışma
ile, KPR yapıldıktan sonra spontan dolaşımı dönen ve dönmeyen hasta grupları
arasındaki kantitatif serum NO seviyeleri karşılaştırılarak anlamlı bir fark
olup olmadığı araştırılacaktır. Buna ilaveten ölüm kararının doğru olarak verilebilmesi
için kantitatif serum NO seviyesinin bir belirteç olabilme potansiyeline de
bakılacaktır. Bu çalışmadan elde edilecek veriler, kan NO seviyesinin cinsiyete,
yaşa, ölüme sebebiyet veren komorbidite, vb. alt gruplara yönelik daha fazla
hasta üzerinde yapılması planlanan TUBİTAK 1001 projesi için ön çalışma
olacaktır.