Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2021 - 2023
Yürütme ve idarenin kanuniliği ilkesi temel olarak idarenin kanunla
düzenleneceğini, kamu tüzel kişiliğinin kanunla kurulacağını, yürütme ve idarenin
işlem ve eylemlerinin kanunlara uygun olması gerektiğini ifade eden anayasal bir
ilkedir. 1982 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasası m. 6/f. 3’ te hiçbir kimse veya
organın kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisini kullanamayacağı, m. 8’ de
yürütme yetkisi ve görevinin Cumhurbaşkanı tarafından, Anayasa ve kanunlara uygun
olarak kullanılacağı ve yerine getirileceği, m. 123/f. 1’ de idarenin kuruluş ve
görevleriyle bir bütün olduğu ve kanunla düzenleneceği, aynı madde f. 3’te ise kamu
tüzel kişiliğinin kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kurulacağı ifade edilmiştir.
Bu Anayasa hükümlerinin yürütme ve idarenin kanuniliği ilkesinin dayanağı olduğu
söylenebilir.
Yürütme ve idarenin kanuniliği ilkesi, 1982 Anayasası’nda olduğu gibi Türkiye
Cumhuriyeti’nin diğer anayasaları olan 1921, 1924 ve 1961 anayasalarında da yer
almış bir ilkedir. Bununla birlikte yürütme ve idarenin kanuniliği ilkesine ilişkin
anayasalarda ve kanunlarda farklı durumlar söz konusu olmuştur.
Bu ilke, yürütme ve idarenin işlem ve eylemlerinin kanun, kanuna eş değer ve
kanun üstü normlara aykırı olması durumunda söz konusu işlem ve eylemlerin
kanunilik denetiminin yapılmasını da gerektirmektedir. Bu denetimi sağlamak için de
başta Anayasa olmak üzere kanuni düzenlemelerde çeşitli yollar öngörülmüştür.