FENOMEN YAYINCILIK, Erzurum, 2022
Geçmiş dönemlerde her şair şiirinde
sevgilisine, yakınlarına veya vatanına duyduğu özlemi dile getirmiş,
sevdiklerinden ve vatanından ayrı kalmanın verdiği hüzün halini satırlarına
dökmüştür. İslam medeniyetinin zirvede olduğu dönemde kutsal
fetih inancı gereği asıl vatanlarından çıkıp uzak diyarlara göç eden Araplar, uzakta olma ve yabancılık çekme duygusunu
klasik Arap şiirinde çarpıcı bir biçimde dile
getirmişlerdir. Daha sonraki dönemlerde, özellikle 19. Asrın ikinci yarısından
itibaren Batı meedeniyeti boyunduruğu altına giren Müslüman
Arap coğrafyasından Avrupa ve
Amerika kıtasına yapılan göçler, Arapların gurbet ve
iğtirab hissini daha ileri boyuta taşımıştır.
Çoğunlukla siyasî, sosyal, özellikle de ekonomik şartlardan kaynaklanan bu
göçler, Arap toplumunun Batı toplumuna entegrasyon sorununu da beraberinde
getirmiş olup Araplar gurbeti daha derinden hissetmeye başlamışlardır.
20.
yüzyılda özellikle Birinci ve İkinci Dünya Savaşları akabinde toplu göçlerin
yanısıra bilim adamı, sanatçı, şair ve yazarların da aralarında bulunduğu
bireysel göç, bir başka deyişle beyin göçü büyük bir ivme kazanmıştır. Gerek
19. yüzyılın ikinci yarısı gerekse 20. yüzyılın başlarında Güney Amerika kıtasında göçmen edebiyatçıların oluşturduğu
Arap Mehcer Edebiyatı ekolü
bünyesinde gerekse daha sonraki süreçte Avrupa ve Amerika’ya göç eden entelektüellerin
kaleminden gurbet ve iğtirab konulu
şaheser yapıtlar ortaya çıkmıştır. Fakat modern Arap edebiyatında iğtirab
kavramının asıl evrilme noktası, 20. yüzyılın sonları ile 21. yüzyılın hemen
başlarında başta ABD olmak üzere emperyalist güçlerin Orta Doğu coğrafyasını
işgal etmeleri olmuştur. Bu dönemden sonra göç edebiyatı bünyesinde işlenen
iğtirab konusu toplu göçlerden dolayı “iltica edebiyatı” altında adeta fecaat
halini almıştır.
Yakın
dönemde dünya siyasal konjonktüründe hızla gelişen kitlesel boyutlu olaylardan
dolayı gurbet ve iğtirab kavramı artık bir adaptasyon ve entegrasyon
olayından çok bir ölüm kalım mücadelesi haline gelmiştir.
Geçmişten
günümüze Arap edebiyatı çerçevesinde işlenen gurbet ve iğtirab konusunu
modern Arap edebiyatı bağlamında kapsamının geniş olacağını varsayarak sadece
modern Arap şiiri çerçevesinde işlemeyi uygun bulduk.