Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi, cilt.9, sa.4, ss.432-446, 2024 (Hakemli Dergi)
Bu makalede, basın fotoğrafının tarihsel gelişim süreci ve toplumsal
olayların kaydedilmesinin önemi kapsamlı bir şekilde ele alınmıştır.
Basın fotoğraflarının toplumsal belleği yeniden ve ne şekilde inşa
ettiği üzerine tespitlere yer verilmiştir. Fotoğraf gerçekliğin temsili
özelliği bakımından basın dünyasında hızla yer edinmiştir. Görsel kanıt
sunma özelliği, gündelik yaşamı yansıtma yeteneği fotoğrafa önemli bir
rol kazandırmıştır. Magnum Photos gibi uluslararası fotoğraf ajansları,
gündelik sosyo-kültürel yaşamı temsil etmede öncü olmuş ve dünya
tarihinde öne çıkan önemli olayların fotografik temsillerini sunmuştur.
Zaman içerisinde yaşanan politik suikastlar ve şiddet içeren olaylar,
toplumsal hafızada derin izler bırakan ikonik fotoğraflarla
belgelenmiştir. Bu tür fotoğraflar, sadece o anı yakalamakla kalmayıp
aynı zamanda toplumların düşünce biçimlerini, sosyal hayatlarını ve
siyasal yapılarını yeniden inşa edebilme gücüne sahiptir. Araştırmada
Japonya Sosyal Demokrat Partisi lideri Inejiro Asanuma ve 35. Amerika
Birleşik Devletleri Başkanı John F. Kennedy suikastlarının yanı sıra 45.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald John Trump’a karşı girişimde
bulunulan suikastlere ait görseller bu tür fotografik temsillere örnek
olarak verilmiştir. Bu suikast anlarına ait fotoğrafların toplumlarda
yarattığı şok etkisi, medya araçlarının yanı sıra popüler kültürle
birlikte olayların sürekli hatırlanması ve bu temsillerin toplumun
yeniden inşasında oynadığı önemli roller incelenmiştir.
Çalışmada, fotoğraf sanatının toplumsal olayların kaydedilmesi ve
toplumsal hafızanın inşasındaki rolünü incelemek amacıyla; amaçsal
örnekleme ve literatür taraması yöntemlerine dayalı nitel bir araştırma
yöntemi benimsenmiştir. Araştırmanın odağında, özellikle toplumsal
hafızada derin izler bırakan ikonik basın fotoğraflarına yer
verilmiştir. John F. Kennedy, Inejiro Asanuma ve Donald John Trump
suikastlarına ait fotografik temsiller, toplumsal belleğin yeniden
inşasında fotoğrafın oynadığı kritik rolü anlamak açısından önemli
örnekler teşkil etmektedir. Amaçsal örnekleme yöntemi, bu fotoğrafların
bilinçli bir şekilde seçilerek incelenmesini sağlayarak, toplumların bu
olayları nasıl hatırladığını ve fotoğrafların bu sürece nasıl katkıda
bulunduğunu anlamayı hedeflemektedir. Araştırmanın teorik çerçevesi ise
literatür taraması yöntemiyle oluşturulmuştur. Bu kapsamda basın
fotoğrafçılığı ve toplumsal bellek ilişkisini ele alan akademik
makaleler, alan ile ilgili kitaplar, uluslararası basın fotoğrafçılığına
dair çalışmalar titizlikle incelenmiştir. Fotoğrafın görsel kanıt
olarak işlevi ve basın dünyasındaki yeri üzerine yapılan çalışmalar
araştırmanın temellerini oluşturmuştur.