6. Palandöken Anestezi Günleri, Erzurum, Türkiye, 26 Kasım 2022, ss.41
Giriş: Hepatit B virüs (HBV) enfeksiyonu ülkemizde ve dünyada karaciğer ilişkili morbidite
ve mortalitenin en önemli sebeplerinden biridir. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2013-
2022 yılları arasında yaklaşık 16 000 karaciğer nakli yapılmış olup, bunların yarısından fazlasının sebebi
HBV’ye bağlı gelişen karaciğer hastalıklarıdır. (1) Transplantasyon cerrahisi ters L veya bilateral subkostal
insizyon ile yapılmaktadır. Geniş insizyon hattı ve ciddi retraksiyonlar nedeniyle postoperatif dönemde ağrı
skorları yüksektir. Torakal epidural analjezi gibi nöraksiyel tekniklerin kısıtlamaları nedeniyle genel anestezi
ve sistemik analjeziklerin birlikte kullanımı sıklıkla tercih edilen yöntemdir. Burada karaciğer yetmezliği ve
SLE’ye bağlı akciğer tutulumu olan bir hastada torakal epidural anestezi ile başarılı bir karaciğer
transplantasyonu tecrübemizi paylaşıyoruz.
Olgu: 56-Y SLE, kronik hepatit-B nedenli KC yetmezliği olan hastaya transplantasyon
cerrahisi planlandı. Pulmoner açıdan yüksek riskli olan hasta anestezi prosedürleri açısından bilgilendirildi.
Genel anestezi almak istememesi üzerine onam alınarak epidural anestezi uygulaması planlandı. Rutin
monitorizasyon sonrasında epidural kateter asepsi-antisepsi kurallarına uygun olarak oturur pozisyonda T5
seviyesinden yerleştirildi. Sedasyon amacıyla 2-4 mg/kg/sa dozlarında propofol infüzyonu ve 4 lt/dk oksijen
verildi. Lokal anestezi eşliğinde santral venöz kataterizasyon ve femoral arteryel kanülasyon ile PICCO
monitörizasyonu yapıldı. Lidokain (%2-15 ml), fentanil (50mcg/ml-2ml), sodyum bikarbonat (1 ml)’den
oluşan 20 ml karışım cerrahi insizyondan 15 dakika önce 10 ml’lik dozlar halinde 20 dk içerisinde tamamlandı.
Anestezi idamesi hemodinamik stabilite ve ağrı düzeyine göre Bupivakain (%0,375-10 ml) bolusları ile
sürdürüldü. Spontan solunum ile sorunsuz tamamlanan cerrahi sonrası hasta takip amaçlı yoğun bakıma
devredildi.
Tartışma ve sonuç: Karaciğer transplantasyonunda epidural kateterizasyon, kanama diyatezi
ve epidural hematom riski nedeniyle tartışılmaktadır. Epidural hematom riskini NY-School of RA
protokollerini (INR <1,5, APTT <45 s, trombosit sayısı >100×109/L) dikkate alarak minimize ettik. (2) Kateter
postoperatif INR değerlerinin normalizasyonu için 15 gün çekilmedi. Hastada epidural hematom ya da
respiratuvar bir komorbitide görülmedi. Yaklaşık 1 ay sonra şifa ile taburcu edildi. Nakil ameliyatı yapılacak
hastalarda epidural kataterin post operatif analjezi sağlamanın yanında cerrahi sırasında anestezi amacıyla
kullanılabileceğini düşünmekteyiz.