RADKON 2023 19. ULUSAL REJYONAL ANESTEZİ KONGRESİ, Aydın, Türkiye, 19 - 21 Mayıs 2023, ss.248-249
Algoloji Kliniğimize Bel Ağrısı İle Başvuran Hastaların Retrospektif İncelenmesi
Sümeyye Al , Ahmet Murat Yayık, Elif Oral Ahıskalıoğlu, Muhammed Enes Aydın, Erkan Cem Çelik, Ali Ahıskalıoğlu
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD, ERZURUM
Anahtar Kelime: bel ağrısı, analjezi, tedavi protokolleri
Giriş: Bel ağrısı, kişilerin %80’inde görülen oldukça sık bir başvuru şikayetidir[1]. Lomber omurgayı oluşturan yumuşak doku, omurlar, intervertebral diskler, nörovasküler yapıların her birinde gelişebilecek herhangi bir patoloji veya stres yanıtı bu ağrıların temelini oluşturur[2]. Kronik bel ağrısı >6 ay olarak tanımlanır. Patolojinin teşhisi, buna yönelik tedavi sürecinin belirlenmesi klinisyenin öngörüsüne bağlıdır. Ağrının karakteri anamnez ve fizik muayene ile belirlenebilir: 1) non-spesifik; 2) radikülopati veya spinal stenoz ilişkili; 3) spinal olmayan kaynaktan yansıyan; 4) omuriliğe ait diğer nedenler. Spinal kaynaklı patolojilerin teşhisi ve tedaviyi yönlendirmesi için MR görüntüleme ve bilgisayarlı tomografiler yardımcı olabilir. Tedavide istirahat, davranış terapisi, egzersiz, fizyoterapi, NSAİİ ve girişimsel işlemler (rejyonal bloklar, epidural steroid, gövde blokları, cerrahi vs) faydalı olabilir[3]. Bu çalışmada algoloji kliniğimize mart 2022-mart 2023 tarihleri arasında bel ağrısı şikayetiyle başvuran hastaların patolojilerine yönelik uygulanan tedaviler, bu tedavilerin etkinlik dereceleri ve sürelerinin retrospektif incelenmesi amaçlanmıştır.
Bulgular: Bir yıllık süreçte bel ağrısı ile başvuran hasta sayısı 240 idi. Bunların 121’i kadın (%50,4), 119’u erkek(%49,6) idi. Başvuranların 196’sının(%81,6) ek hastalığı yoktu. Başvurudan önce cerrahi veya girişimsel işlem(epidural steroid, RF, transforaminal, faset eklem enjeksiyonları vs) olan hasta sayısı 56(%23,3)idi. NSAİİ, opioid gibi analjezik kullanımı olan kişi sayısı 123(%51,25) idi, hastaların ortalama şikayet süreleri 29,64 ± 28,40 ay idi. İşlem öncesi VAS değerleri 6,60 ± 1,45 idi. MR görüntülemedeki patolojilerin çoğunluğunu (%80,4) disk patolojileri oluşturuyordu. Anamnez, muayene bulguları ve görüntülemeler ışığında uygulanan tedavilerin büyük kısmını(%83,75) girişimsel tedaviler oluşturuyordu. Bunların arasında ise en çok uygulanan yöntem epidural steroid+lomber ESP idi. İşlem sonrası akut dönemde VAS değeri 1,22 ± 2,15 ‘a gerilemişti. İşlem sonrası hastaların 132(%55)’sinin tekrar başvurusu yoktu.
Tartışma: Bel ağrısı acil ve poliklinik başvuruların büyük bir yüzdesini oluşturan, kişilerin hayat konforunu oldukça etkileyen bir sağlık sorunudur. Algoloji kliniklerine başvuruların da çoğunluğunu oluşturan bu gruptaki hastalarda, patolojinin temeline yönelik tedaviler haricinde semptomatik tedavilerin de yeri oldukça fazladır. Hareket-davranış eğitimi, fizyoterapiler, NSAİİ’ler, opioidler gibi analjeziklerin yanı sıra girişimsel uygulamaların da faydası çoktur. Akut ve kronik bel ağrılarının semptomatik tedavisinde epidural girişimlerin, çeşitli gövde bloklarının, tetik nokta enjeksiyonlarının hasta iyilik haline olan etkisini görmek için taradığımız arşivimizde bu işlemlerin semptomatik tedavideki etkilerini olumlu gözlemledik.
Kaynak:
1. Patrick, N., E. Emanski, and M.A. Knaub, Acute and chronic low back pain. Med Clin North Am, 2014. 98(4): p. 777-89, xii.
2. Knezevic, N.N., et al., Low back pain. Lancet, 2021. 398(10294): p. 78-92.
3. Last, A.R. and K. Hulbert, Chronic low back pain: evaluation and management. Am
Fam Physician, 2009. 79(12): p. 1067-74