Selcuk Dental Journal, cilt.8, sa.2, ss.576-579, 2021 (Hakemli Dergi)
Pleomorfik adenom, tükürük bezi neoplazmlarının büyük bir
kısmını oluşturan ve parotis bezinin en sık görülen neoplazmı
olup minör tükürük bezlerinde nadiren görülür. Minör tükürük
bezi kökenli lezyonlar sıklıkla sert damakta lokalizedir. Yavaş
büyüyen ağrısız şişlikle karakterize olup sıklıkla 4.-5. dekatta ve
kadınlarda görülür. Etyoloji tam olarak bilinmemekle beraber
genetik, çevresel ve mikrobiyal etkenler rol alabilir. Lezyonun
boyutu, sınırları ve çevre doku ile ilişkisinde ileri görüntüleme
tekniklerinden yararlanılır. Manyetik rezonans görüntüleme
(MRG) lezyonun görüntülenmesinde yüksek etkinliğe sahip olsa
da kesin teşhis histopatoloji ile konulur. Pleomorfik adenom
sağlıklı doku sınırları bırakılarak eksize edildiğinde tedaviye iyi
yanıt verir ve nüks nadiren görülür.
Bu olgu sunumunda damakta minör tükrük bezlerinden kaynaklı
nadir görülen bir pleomorfik adenom vakasının sunumu
amaçlanmıştır.
Pleomorphic adenoma is the parotid gland most common
neoplasm that makes up the majority of salivary gland
neoplasms, it is rarely seen in minor salivary glands. Minor
salivary gland lesions often are localized on the hard palate. It is
characterized by slow-growing painless swelling and seen 4th5th decade and in women. However, the etiology is unknown,
genetic, environmental, and microbial factors may have in the
role. Advanced imaging techniques can be used in dimensions,
borders, and surrounding tissue of the lesion. Although Magnetic
Resonance imaging (MRI) has high efficacy in imaging the lesion
but diagnosed by histopathology. Pleomorphic adenoma is
excised by leaving healthy tissue borders, it responds well to
treatment, and recurrence is rarely.
In this case report, we aimed to present a rare case of
pleomorphic adenoma originating from minor salivary glands in
the palate.