FİNANSAL GELİŞME VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNE BİR UYGULAMA


Aydın R., Gökçe N.

TÜRKİYE EKONOMİSİNİN DÖRT ÇIKMAZI: FAİZ, ENFLASYON, DÖVİZ KURU, İŞSİZLİK, Serkan Künü, Editör, Detay Yayıncılık, Ankara, ss.185-199, 2022

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Araştırma Kitabı
  • Basım Tarihi: 2022
  • Yayınevi: Detay Yayıncılık
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Sayfa Sayıları: ss.185-199
  • Editörler: Serkan Künü, Editör
  • Atatürk Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Ülkelerin ekonomik büyüme ve kalkınmasını sağlayan birçok faktör vardır. Bu faktörlerden biride yatırımlardır. Reel sektöre gerçekleşen yatırımlar ile ekonomik büyüme gerçekleşirken; eğitim, sağlık ve teknoloji gibi sektörlerde gerçekleşen yatırımlar ile ülkenin hem büyümesi hem de kalkınması gerçekleşmektedir. Bu nedenle ülkelerin ihtiyaç duyduğu sektörlerde yatırım yapabilmesi için etkin bir finans sistemine sahip olması gerekmektedir. Etkin bir finansal sistemde; finansal sistemin sahip olduğu mevcut riskleri azaltma kabiliyeti, etkin kaynak tahsisi sağlama becerisi, yatırımlar hakkında bilgi verme imkânı, sermayeyi arz ve talep eden kesimi kolayca bir araya getirme becerisi gibi birçok fonksiyon bulunmaktadır. Finansal sistemin bu fonksiyonları sayesinde ekonomide kaynak dağılımı ve fonların yatırım kanallarına aktarılması sağlanmaktadır. Bunun yanında piyasada var olan asimetrik bilgi sorununun da önüne geçilmesine imkân tanıdığı gibi teknolojik yeniliğe olan katkısı ile beraber uzun dönemli yatırımlarda artış sağlamaktadır.Bu çalışmada Türkiye ekonomisinde finansal sisteminin ekonomik büyüme üzerine etkisi araştırılmaktadır. Öncelikle finansal sistem ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki teorik çerçeveden ele alınmıştır. Devamında ilgili literatür özeti sunulup Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) ve International Monetary Fund (IMF) veri tabanından elde edilen veriler ve uygun ekonometrik yöntemler ile konu araştırılmıştır. Elde edilen bulgulara göre Türkiye ekonomisinde finansal gelişme ile ekonomik büyüme arasında çift yönlü bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.