Uluslararası Kudüs'te Osmanlı İzleri Sempozyumu, Ankara, Türkiye, 30 - 31 Ekim 2021
Balkan Savaşı sonrasında önemli ölçüde toprak kaybına uğrayan
Osmanlı Devleti, ardından kendisini sonuçlarının daha yıkıcı olacağını yakından
hissettiği Birinci Dünya Savaşı içinde buldu. Osmanlı Devleti’nin ana unsuru
olan Türklerden sonra ikinci büyük nüfusu teşkil eden Arapların üzerinde
yaşadığı Orta Doğu coğrafyası İngiliz ve Fransızların hedefi haline gelmişti.
Durumun farkında olan Osmanlı devlet adamları, hem Hilafet yurdunu hem de Orta
Doğu Arap coğrafyasını elde tutabilmek için işgalci güçlere karşı Araplarla
omuz omuza mücadele etmenin gereğine inanmaktaydı. Çanakkale cephesinde İngiliz
ve Fransızlardan oluşan işgalci güçlere karşı verdiği amansız savaşta Osmanlı
ordusu içerisinde Suriye, Lübnan ve Filistin’den gelip hilafet ordusuna
katılmış Türklerle omuz omuza savaşan askerler de vardı. Harbiye Nazırı ve
Erkân-ı Harb-ı Umûmȋ vekili olan Enver Paşa ve Bahriye Nazırı Cemal Paşa o
dönemde henüz Osmanlı yönetimi altında olan Suriye, Lübnan ve Filistin
topraklarına çeşitli kesimden ilim adamları, edipler ve gazetecilerin de yer
aldığı bir heyet eşliğinde seyahate çıktı. Bölge halkı arasında büyük coşku ve
heyecana vesile olan gezide Osmanlı hükumetinin en üst düzey temsilcisi olarak
Enver Paşa büyük bir ilgi ve iltifata mazhar olmuştur. Gezinin hemen her
aşamasında Enver Paşa onuruna törenler düzenlenmiş, gezinin anlam ve önemini
belirten Türkçe ve Arapça konuşmalar yapılmış, bunun yanı sıra birçok şair
Paşa’ya methiyeler dizmiştir. Nitekim bu çalışmada biz, Kudüs eşrafından âlim
ve şair eş-Şeyh ‘Alȋ er-Rȋmâvȋ’nin Enver Paşa’yı metheden iki kasidesinin
Arapça orijinal metnini ve Türkçesini sunacak ve şiir üzerinde birtakım
analizler yapacağız.
The Ottoman Empire
suffered significant territorial losses after the Balkan War then it found
itself in the First World War, the results of which it felt would be more
devastating.The
Middle East geography, on which the Arabs, who
constituted the second largest population after the Turks, the main element of
the Ottoman Empire, lived, became the target of the British and the French. The
Ottoman statesmen, who were aware of the situation, believed that it was
necessary to fight shoulder to shoulder with the Arabs against the invading
forces in order to keep both the homeland of the Caliphate and the Arab
geography of the Middle East. There were also soldiers in the Ottoman army, who
came from Syria, Lebanon and Palestine, and fought shoulder to shoulder with
the Turks who had joined the caliphate army in the relentless war against the
invading forces of the British and French on the Çanakkale front. Enver Pasha,
who was the Minister of War and Deputy General of the General Staff, and Cemal
Pasha, the Minister of the Navy, went on a trip to Syria, Lebanon and
Palestine, which were still under Ottoman rule at that time, accompanied by a
delegation of scholars, writers and journalists from various sections. Enver
Pasha, as the highest level representative of the Ottoman government, received
great interest and compliments during the trip, which caused great enthusiasm
and excitement among the people of the region. At almost every stage of the
trip, ceremonies were held in honor of Enver Pasha, speeches were made in
Turkish and Arabic stating the meaning and importance of the trip, and many
poets lauded Pasha. As a matter of fact, in this study, we will present the
original Arabic text and Turkish translation of two odes by the scholar and
poet Sheikh ‘Alȋ er-Rȋmâvȋ of Jerusalem, praising Enver Pasha, and we will make
some analyzes on the poem.