History Studies, cilt.11, sa.1, ss.361-383, 2019 (Hakemli Dergi)
Bir askerin savaşmayı reddetmesi ve askerlik hizmetinden kaçması olarak tanımlanabilecek “firar” hususu, özellikle savaş dönemlerinde her devlet için büyük problem olmuş, bir dizi tedbir alınmasını zaruri kılmıştır. Bu devletlerden biri de, sürekli giriştiği savaşlarla komşuları aleyhine topraklarını genişletmeye çalışan Rusya’dır. Bu güne kadar yapılan çalışmalarda, esir edilen ya da firar eden Osmanlı ve Rus askerleri konusunda birçok araştırma olmasına rağmen, bu çalışmalarda genellikle Birinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan gelişmelere yer verilmiştir. Ancak kayıtlar, Osmanlı Devleti’ne firar yoluyla iltica eden Rus askeri mültecileri konusunun, Birinci Dünya Savaşı öncesinde iki devletin ilişkileri açısından önem arz ettiğini göstermektedir. Nitekim Osmanlı Devleti, “şan-ı devlet” gereği kendisine sığınan mültecilere kucak açmış; bunların sevk, iskân ve iaşe masraflarını karşılamıştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında ise esir statüsünde değerlendirilmelerine karşın, yine her türlü masrafları devlet tarafından karşılanmaya çalışılmıştır.
Bu çalışmanın amacı, Birinci Dünya Savaşı öncesinde çeşitli sebeplerle Osmanlı Devleti’ne firar eden Rus askeri mülteciler konusunda genel bir değerlendirme yapmaktır.