AKETDER 2. ULUSLARARASI ETİK ARAŞTIRMALARI KONGRESİ, İstanbul, Türkiye, 26 - 27 Ocak 2023, ss.28-35
Toplumsal tarih boyunca ilişkilerin şekillenmesinde önemli bir rol edinmiş olan etik, genel olarak
ilişkilerde doğru ve yanlış ölçütlerin belirlenmesi anlamına gelmektedir. Belirli ölçütlerin düzenlediği
ve toplumsal ilişkilerin önemli bir parçası olan çalışma hayatında da etik olmazsa olmaz koşullardan
biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak etik kuralların varlığı onun her alanda tam manasıyla
uygulanabilir olduğu anlamına gelmemektedir. Özellikle çalışma hayatında sıklıkla görülen mesleki etik
sorunu, işin akışı, iş memnuniyeti veya aidiyet gibi birçok konu üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır.
Söz konusu problem, belirsiz durumlar karşısında nasıl davranılması gerektiği konusunda rehberlik eden
etik ilkelerin benimsenmesi, etik algısı ve kültürünün oluşturulması vb. yöntemlerle aşılabilir. Bu
bağlamda mesleki etiğin çok değerli olduğu yükseköğretim kurumlarında da belli bir etik bilincin
yerleşmesi akademinin geleceği açısından son derece önemlidir. Sadece akademisyen ve öğrencileri
değil, idari personeli de kapsayan tüm paydaşlar sorumlu olduğu alanlarda etik değerler ve ilkeler
çerçevesinde hareket etmeli ve bunun bilincinde olmalıdırlar. Belirli bir etik düzey kuruma olan güveni
de pekiştirmektedir. Yükseköğretim Kurumları Etik Davranış İlkeleri’ne göre, yükseköğretim kurumları
bilimsel araştırma ve yayın, eğitim-öğretim ve topluma hizmet konusunda önemli bir rol üstlenmektedir.
Bu rol yükseköğretim kurumu mensuplarını güven ilkesi ve sorumluluk bilincine dayalı olarak
muhataplarına karşı etik davranış standartlarına uygun hareket etme yükümlülüğü altına sokmaktadır.
Bu doğrultuda, yükseköğretim çalışanları, mesleki çevrelerindeki tüm aktörler ve kurumları ile
ilişkilerinde güven ve saygı yaratacak şekilde davranmalı, bu konuda en iyiye ulaşma yönünde
çabalamalıdırlar. Kalite ve güvenin artırılmasında üniversitelerin iç paydaşlarından biri olan idari
personelin önemi göz ardı edilemez. Bu bağlamda, İdari personelin sorumluluk alanlarındaki mesleki
etik değerlerini belirleyebilmek, bu konudaki bilgi ve bilinç düzeyini ölçebilmenin kurumsal başarı,
kalite ve güven stratejilerine önemli bir katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu çalışmada,
yükseköğretim kurumlarında çalışan idari personelin etik değerler algısını ölçmek üzere Atatürk
Üniversitesi örneklemiyle Atatürk Üniversitesi’nde yürütülmekte olan bir projenin ilk çıktıları
paylaşılacaktır. Çalışmamızda saha araştırma yöntemi ve anket tekniği tercih edilmiştir. Atatürk
Üniversitesi’nde görev yapmakta olan idari personelin etik değerlere ilişkin tutumları, geliştirilecek
ölçek üzerinden analiz edilmeye çalışılacaktır. Çalışmanın olası sonuçlarının yeni hedefler ve politikalar
üretmek için yol gösterici olacağı düşünülmektedir.