Health Science I, Tuncay ÖZGÜNEN, Editör, Akademisyen Yayınevi, Ankara, ss.1-13, 2019
ÖZET
Uterus
pelvis boşluğunda mesane ve rektum arasında yer alan düz kastan oluşmuş
boşluklu bir iç genital organdır. Uterus, embriyonal gelişimine gestasyonun
dördüncü haftasında başlayıp 20. haftasında
tamamlar. Uterusun duvar yapısı lümenden itibaren endometrium, ortada
myometrium, dış kısımda perimetriumdan oluşur.
Endometrium,
döllenmiş yumurta hücresinin beslenmesi ve embriyonun implantasyonu için hayati
bir tabakadır ve iki alt bölüme ayrılır. Bunlar; bazal tabaka ve fonksiyonal
tabakadır. Menstrual siklusta endometriumun fonksiyonal tabakası dökülür ve
mentruasyon sonrasında bazal tabakanın çoğalması ile yenilenir. Bu
değişiklikler esas olarak östrojen ve progesteron hormonları etkisi altında gerçekleşir.
Uterus
bezlerinin (endometriyal bezlerin) 2/3’si bazal tabaka içinde bulunur ve bu
bezler; glikoz, lipid, protein salgılar. İmplantasyonda, yumurta hücresinin
beslenmesinde ve plasentanın gelişiminde dönüştüğü spongioz yapısıyla önemi göz
ardı edilemeyecek elzem bezlerdir. Fetus ile ilişkili ekstra embriyonik
keselerin ve plasentanın gelişiminde de önemli rol oynayan uterus bezleri ilk
ve ikinci trimestrilerde karbonhidrattan ve lipitten zengin salgıları ile bu
yapıları destekler. Ek olarak, uterin bezlerinde sentezlenen iki
glikoproteinin; güçlü immünsüpresif özelliklere sahip olan glikodelin A ve
musin-1 (MUC-1) 'in ve bunun yanında lösemi inhibitör faktör (LIF)’ün,
implantasyonun organize edilmesinde anahtar rol oynadığı bilinmektedir. Uterus
bezleri fetusun sadece beslenmesi, implantasyonu ve gebeliğin devamı için değil
bunlara ek olarak büyüme faktörlerinin de kaynaklarından biridir. Bez epiteli
ve luminal sekresyonda çeşitli büyüme hormonları tanımlanmıştır. Bu nedenlerle,
uterus bezlerinin yapısındaki ve
salgılarındaki herhangi bir anormallik erken gebelik kayıplarına neden olabilmektedir.
Sonuç olarak, bazı hormonal değişiklikler
(insülin, testesteron gibi), sistemik hastalıklarda (diyabet, hipertansiyon
gibi) ya da ve klinik uygulamalar (küretaj gibi) sonucu uterus bezleri üzerinde
oluşan etkilere yönelik ayrıntılı çalışmaların yeteri kadar olmadığı görüldü.
Bu eksikliklere yönelik ayrıntılı histolojik ve moleküler çalışmalar
yapılabileceği ve bu çalışmaların klinisyenler için önemli olabileceği
düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler:
Uterus, Uterus Bezleri, İmplantasyon