31. Ulusal Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Kongresi, İzmir, Türkiye, 17 - 20 Mayıs 2022, ss.521
Giriş: Şizofreni; genetik, biyokimyasal, psikolojik ve çevresel risk faktörlerinin birbirleri ile
etkileşimi sonucu ortaya çıkan multifaktöriyel etiyolojiye sahip bir bozukluktur. Artan kanıtlar,
immünolojik ve inflamatuar fonksiyon bozukluklarının şizofreninin başlangıcı ve ilerlemesi
üzerinde önemli bir rol oynayabileceği hipotezini düşündürmektedir. Kan hücrelerinin sayımı
ve kan hücreleri oranı gibi temel hemogram testinden elde edilen parametreler sistemik
inflamatuar yanıtın değerlendirilmesi için iyi kabul görmüş klinik biyobelirteçler olarak
kullanılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, erken başlangıçlı şizofreni (EBŞ) olgularında
hematolojik inflamatuar belirteçleri kullanarak şizofreni ile inflamasyon arasındaki ilişkiyi
incelemektir. Yöntem: Retrospektif olarak tasarlanan bu çalışmada, olgu grubu Atatürk
Üniversitesi Araştırma Hastanesi Çocuk Psikiyatri Polikliniğine başvuran 13-17 yaş arası EBŞ
tanılı ergenden, kontrol grubu ise sağlıklı çocuk ve ergenden oluşmaktadır. Çalışma gruplarına
laboratuvar test sonuçlarında (anemi, polisitemi, lökositoz, lökopeni, lenfopeni, lenfositoz,
nötropeni, nötrofili, trombositopeni ve trombositoz) önemli anormallikleri olmayanlar dahil
edilmiştir. Beyaz kan hücresi (WBC), nötrofil, lenfosit, monosit, eozinofil, trombosit değerleri
tam kan sayımından kaydedildi ve bu değerlerden nötrofil/lenfosit oranı (NLO),
trombosit/lenfosit oranı (TLO), monosit/lenfosit oranı (MLO) ve diğer oranlar hesaplandı.
Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 15.65 ± 1.59 olan 26 EBŞ tanılı ergen (10 erkek, 16 kız)
dahil edilmiştir. Kontrol grubu yaş ortalaması 15.73 ± 1.48 olan 26 ergeni (12 erkek, 14 kız)
içermektedir. Gruplar arasında yaş ve cinsiyet açısından anlamlı fark yoktu (p > 0.05). WBC,
nötrofil, monosit, eozinofil ve trombosit değerleri açısından iki grup arasında anlamlı farklılık
vardı (p < 0.05). Ek olarak, EBŞ’li ergenlerde NLO, MLO ve TLO değerleri kontrol grubuna
göre anlamlı olarak daha yüksekti (p < 0.05). Diğer ölçülen parametreler ve hesaplanan değerler
açısından çalışma grupları arasında anlamlı farklılık saptanmadı. Sonuç: Çalışmamızın
sonuçları, EBŞ’de inflamatuar bir aktivasyonun meydana geldiği hipotezini desteklemektedir.
Özellikle NLO, TLO ve MLO başta olmak üzere hematolojik inflamatuar belirteçlerin bu
aktivasyonu tespit etmek için faydalı olabileceğini düşündürmektedir. Ayrıca, bu belirteçlerin
müdahaleden sonra potansiyel değişiminin (örn. antipsikotik uygulama) ve şizofreni
alevlenmesi ve semptom şiddeti ile ilişkisinin belirlenmesi açısından gelecek çalışmalara
ihtiyaç vardır.