Sanatın Ritmi III. Uluslararası Sanat Sempozyumu, Kocaeli, Türkiye, 13 - 17 Mayıs 2024, ss.76-77, (Özet Bildiri)
Dünya tarihi boyunca siyasal iktidarlar kendilerinin yarattıkları ya da kanalize oldukları çeşitli ideolojileri bir izlek haline getirmişlerdir. Siyasal iktidarlar toplumu her bağlamda bir tahakküm altına alarak iktidarlarını daha da güçlendirmek ve devam ettirmek için günlük yaşamdan, bilime, sanata, inanç ve geleneksel yaşama kadar her türlü sosyolojik ana sızarak hareket etmişlerdir. İktidarın, belirttiğimiz edimleri hakkıyla yerine getirmesi için önce bireyi sonra da toplumu kendi ideoloji çatısı altında toplaması gerekmektedir. İktidar, onları kolayca tahakküm altına alması için birey ve toplumun her an iletişim kurduğu inanç, gelenek, bilim ve sanatı bir illüzyon içinde sunup, iktidarını devam ettirecek birey ve toplumu inşa etmeyi amaçlar.
Tiyatro, Antik Yunan Tragedyalarıyla başlayan ve yüzlerce yıl içinde birçok teknik ve tematik değişimler yaşamasına rağmen, iktidarın kıskacına düşmüştür. Tiyatro yazarları ya da kurumları bilinçli ya da bilinçsiz, istekli ya da isteksiz olarak her zaman iktidar ideolojisine katkıda bulunmuştur. Böylece kendi iktidarının daha güçlü olmasına adına arzuladığı makbul vatandaş portresinin yaratılmasına tiyatro oyunlarında da katkı sağlanmıştır.
Geleneksel Türk Tiyatromuzun Gölge oyunu Karagöz’ün, oyun anlayışını incelediğimizde karşımıza Karagöz’ü her zaman yöneten, olan değil de olması gerektiği gibi davranmasını öğütleyen, birçok konuda bilgi sahibi olan ancak tüm bildiklerinde eksik olan, akıllı, kurnaz oyun kişisi olan Hacivat’ın Siyasal iktidarın tahakküm anlayışının bir temsilcisi olduğunu düşünmekteyiz.
Makbul vatandaş istencinin, Hacivat tahakkümleriyle birlikte Karagöz üzerinde temsil edildiğini ve oyun içindeki tüm çatışmalarda bu bağlamda Karagöz’ün hizaya sokulmaya çalışıldığı tarafımca düşünülmektedir. Tereddütsüz itaat eden, ona sunulan seçili alternatifleri hızlıca seçen, çalışan, üreten, azla yaşamayı beceren, her zaman, her koşulda mutlu olmayı beceren, asi olmayan birey ve onun birleşiminden meydana gelen toplum iktidarın ütopyasıdır.