Kesit Akademi Dergisi, cilt.7, sa.29, ss.323-333, 2021 (Scopus)
Yer altı, yerüstü ve suda yaşaması, tarihin her döneminde yılana güç atfedilmesine neden olmuştur. Doğadaki bitkilerle beslenmesi, kabuk değiştirerek derisini yenilemesi gibi özellikleri, zehri ve panzehri nedeniyle pek çok kültürde yılanla ilgili mitler ve söylenceler üretilmiştir. MÖ. 3. binden itibaren Mezopotamya’daki kültürlerde, Mısırlılarda, Antik Yunan ve Roma mitolojilerinde, Orta-Asya İslamiyet Öncesi Türk destanlarında, batı kültürlerinde kısaca pek çok kültürde yılanla ilgili söylenceler ve mitler, yılana insanlarca pek çok sıfat yakıştırıldığını göstermektedir. Özellikle sağlık ve şifa kaynağı olduğuna dair sıfatlar, yılanın kutsallaştırılacak düzeyde sağlık ve tıp ile ilişkilendirilmesine vesile olmuştur. Azerbaycan’ın Başkenti Bakü’deki, başlangıçta hastane olarak inşa edilen ancak sonradan farklı işlevlerle kullanıldığı anlaşılan iki yapının cephelerinde karşılaştığımız yılanlı armalar, MÖ. 3000’li yıllardan günümüze kadar gelen medeniyetler arası kültürel etkileşimin ortak ürünü sağlık ve tıpla ilişkili sembollerin XIX. yüzyıldaki yansımalarıdır.