Güncel Pedodontİ Çalışmaları V, Volkan ÇİFTÇİ, Editör, Akademisyen Yayınevi Kitabevi, Ankara, ss.227-242, 2024
Özel bakım gerektiren çocuklar ileri tıbbi hizmetler , sağlık hizmetleri ve sosyal
hizmetler gerektiren geniş bir hizmet yelpazesini kapsayan popülasyondur.
Bireylerde hayat kalitesinin önemli bir faktörü olan ağız sağlığında, özel bakım
gerektiren çocuklarda sıklıkla sorunlarla karşılaşılır. Dünya Sağlık Örgütü özel
bakım gerektiren bireylerin yaygınlığının gelişmiş ülkelerde %10, gelişmekte olan
ülkelerde ise %12 oranında artan bir şekilde gözlendiğini ifade etmektedir. [1] Bu
oranlar özel bakım gerektiren çocukların ağız bakımı hizmetlerine erişmekteki
zorlukların ele alınması ve yeni stratejilerin geliştirilmesin önemini ortaya
koymaktadır. Özel bakım gerektiren bireylerin birçok tanımı ve sınıflandırılması
mevcuttur. Özel bakım gerektiren birey, doğuştan olabileceği gibi doğum
sonrasında da meydana gelebilecek kaza, hastalık gibi muhtelif sebeplerden ötürü
ruhsal, bedensel, zihinsel ve duyusal becerilerinde çeşitli düzeylerde kayıplar,
sınırlılıklar ve yetersizlikler yaşayan ve normal yaşam gereklerine uyamayan
bireyler olarak tanımlanmaktadır . [1] Literatürde yapılan bütün tanımlamalarda
genel olarak bir etkinliğin gerçekleştirilmesinde bir kısıtlılık olduğuna yönelik
ortak bir noktanın olduğu görülmektedir. Yapılan araştırmalar, serebral palsi,
otizm, mental reterdasyon ve down sendromu gibi özel bakım gerektiren
çocuklar arasında yüksek oranda diş tedavisi ihtiyacı varlığını göstermiştir. Diş
çürükleri, bu çocuklarda en yaygın ağız sağlığı sorunudur, ayrıca bu çocuklarda
zayıf ağız hijyeni indeksi ile birlikte yüksek periodontal hastalık ve maloklüzyon
prevalansı da gözlenmiştir.[2, 3]. Buradan yola çıkarak serebral palsi, otizm,
mental reterdasyon ve down sendromu gibi yaygın olarak gözlenen, özel bakım
gerektiren çocukların yönetiminin önemi, dental yaklaşımların ve koruyucu
hizmetlerin vurgulanması amaçlanmıştır.