Ulusal Akciğer Sağlığı Kongresi, Antalya, Türkiye, 15 - 18 Mart 2023, ss.155-156
Giriş-Amaç: Hiperkapnik solunum yetmezliği mortalitesi ve morbiditesi yüksek bir klinik durumdur. Etkin
tedavi için etyolojinin ve eşlik eden komorbiditelerin belirlenmesi önemlidir. Çalışmamızda hiperkapnik
solunum yetmezliği tanısı alan hastaların etyolojisi ve mortaliteye etki eden faktörlerin incelenmesi
amaçlandı.
Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları kliniği ve yoğun
bakımında, 2018-2019 yılları arasında yatırılarak takip edilen, parsiyel karbondioksit değeri AKG’nda 45
mm/Hg’nın üzerinde olan hastalar dahil edildi.Hastalar anamnez, fizik muayene, arter kan gazı, akciğer
grafisi ve bilgisayarlı tomografi ile değerlendirildi.Etyolojide rol oynadığı düşünülen hastalıklar ve eşlik
eden komorbiditeler kaydedildi.
Bulgular: Çalışmamıza %46’sı kadın, %54’ü erkek olmak üzere 100 hasta dahil edildi. Hiperkapnik solunum yetmezliğinin etyolojisinde rol oynayan hastalıklar tablo 1’de gösterilmiştir. Hastalarımızda en sık
komorbiditelerin DM, HT ve AF olduğu izlendi. Kronik obstruktif akciğer hastalığı tanısı olan hastalarda
ek olarak pnömoni, pulmoner tromboemboli ve obstruktif uyku apne sendromunun eşlik ettiği görülmüştür. Çalışmaya dahil edilen hastaların %55’ine medikal tedavi ile birlikte non invaziv mekanik ventilasyon, %5’ine invaziv mekanik ventilasyon, %18’ine de her iki tedavi de uygulandı. Eşlik eden komorbiditeler ve uygulanan tedaviler ile mortalite arasındaki ilişki değerlendirildiğinde IMV tedavisi uygulan
hastalarda mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki olduğu (p=0,001) görüldü. Etyolojde yer
alan hastalıklar ile mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki izlenmedi.
Tablo 1. Hiperkapnik Solunum Yetmezliğinde Etyoloji
156 Ulusal Akciğer Sağlığı Kongresi 2023
15-18 Mart 2023
Sueno Deluxe Hotel, Belek/Antalya UASK 2023
Tartışma-Sonuç: Ülkemizde hiperkapnik solunum yetmezliğinin etyolojisi ile ilgili yapılan 218 hastanın
dahil edildiği bir çalışmada hiperkapnik solunum yetmezliği etyolojisinde 158 hasta (%72.5) ile en yüksek
oranı KOAH oluşturmaktaydı. Bizim çalışmamızda da hiperkapnik solunum yetmezliğinin en sık nedeninin KOAH alevlenmesi olduğu görülmüştür. Yapılan başka bir çalışmada mortalite ile PCO2 ve BMI arasında istatistiksel olarak pozitif yönlü ilişki bulunmuştur. Çalışmamızda hiperkapnik solunum yetmezliğinin etyolojisinde KOAH olduğu bilinen hastalarımız incelendiğinde hastalarımızdan %16’sına diabetes
mellitus, %27’sine hipertansiyon, %16’sına atrial fibrilasyon eşlik ettiği görüldü. Eşlik eden komorbiteler
ile mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunamamıştır. Sonuç olarak çalışmamızda etyolojide en sık KOAH’ ın rol aldığı ve mortalite ile IMV tedavisi uygulanan hastalarda mortalitenin yüksek
olduğu görülmüştür.