II. International Turkish World Engineering and Science Congress, Antalya, Türkiye, 7 - 10 Kasım 2019, cilt.3, sa.1, ss.318-325
Zemin-yapı ilişkisinin
belirlenmesi özellikle depremlerde meydana gelebilecek hasarların
azaltılmasında çok önemlidir. Depremlerde yapı hasarları, üzerlerine oturduğu
zemin ortamı ile zemin transfer fonksiyonu arasında ilişkiye bağlı olarak
değişmektedir. Bu sebeple zemin büyütme konusu tüm inşaat mühendisi ve yer
bilimcilerin ilgisini çekmektedir. Sismik dalgalar kaynaktan belirli frekans
boyutlarında çıktıktan sonra, yayıldıkları ortamın bazı fiziksel özelliklerine
bağlı olarak genliklerinde bir takım değişiklikler meydana gelmektedir. Genel
olarak, yumuşak zeminlerde zemin transfer fonksiyonu düşük büyütme gösterirken,
sert zeminlerde yüksek büyütmeler gözlenmektedir. Çalışmada farklı rölatif
sıkılıklarda (% 60 ve %80) hazırlanan kötü derecelenmiş kum ve farklı oranlarda
(ağırlıkça %0,5, %1,% 2) atık lastik parçacıkları kullanılmıştır. Kum zemin
içerisine belirlenen oranlarda atık lastik parçacıkları ilave edilerek arazide
30 cm çapında 50 cm yüksekliğinde silindir şeklindeki kalıplara her bir rölatif
sıkılıkta yerleştirilmiştir. Daha sonra mikrotremor yöntemi ile her bir
silindir üzerinde 60’ar dakika ölçüm alınarak zemin büyütmeleri belirlenmiştir.
Mikrotremor ölçümlerinde CMG-6TD tipi sensör kullanılmıştır. Mikrotremor
sonuçları Yatay/Düşey (Nakamura) spektral oran yöntemi kullanılarak irdelenmiştir.
Fourier dönüşümü ile zaman ortamındaki veriler frekans ortamına taşınarak
verilerin frekans içerikleri ve genlikleri ile ilgili analizler yapılmıştır.
Ölçüm ve değerlendirme aşamasında SESAME kriterleri esas alınmıştır.
Karşılaştırma yapılabilmesi için zemin büyütmeleri hesaplanırken veri-işlem
parametreleri sabit tutulmuştur. Yapılan deneyler sonucunda kum zeminde ilave
edilen atık lastik parçacıkları zemin büyütmelerini azaltıcı yönde etkilediği
gözlemlenmiştir.
Determination of
earthquake-soil-structure relationship is very important in reducing damages.
Structure damage in earthquakes is closely related to the soil characteristic
and soil transfer function. Civil
engineers and earth scientists are interested in soil amlification for this
reason. Seismic waves propagate from source at certain frequency, some changes
occur in amplitude depending on some physical properties of the soil. In
general, soil transfer function is low on loose soil, and high amplification on
compact soil. In this study, the effect of the materials used on artificial
soils formed by using different materials on soil amlificaiton will be
investigated.. For this reason, different amounts of waste rubber particles
(%0,5, %1, %2) were added to the sand soil. In the survey, 30 cm x 30 cm x 50
cm prism-shaped molds were added to the rubber in the specified proportions of
waste sand was placed at a medium density. Subsequently, microtremor method was
used to calculate soil amplification on each prism by measuring at least 60
minutes. CMG-6TD type sensor was used for microtremor measurements. Microtremor
results were examined by using Horizontal / Vertical (Nakamura) spectral ratio
method. It was converted from time domain to frequency domain using Fourier
transform, frequency and amplitude contents were analyzed. SESAME criteria were
used in the measurement and evaluation stage. In order to compare the effect of
material, data-processing parameters were kept constant. As a result of this
measurements, it was observed that the waste rubber pieces added on the sand
soil decreased the soil amplification.