Covid-19 Pandemisi Sürecinde Türkiye: Eğitim ve Finans Alanlarında İncelemeler, Öğr. Gör. Oğuz Emre BALKAR, Editör, Çizgi Kitabevi Yayınları, Konya, ss.53-67, 2022
Açık ve uzaktan öğrenme alanının bir disiplin olup olmadığı, bu alanda çalışmalar
yapan araştırmacılar arasında bir tartışma konusu olmuştur. Bu çalışma Covid-19 pandemisiyle
birlikte daha da yaygınlaşan bu alanın bir disiplin alanı olup olmadığıyla ilgili bir tartışma
çalışmasıdır. Buna yönelik görüşler derlenerek yeni bir boyut kazandırılması amaçlanmıştır. Bir
alanın disiplin olup olmadığını belirlemeden önce alan yazınında yer alan disiplin tanımlarına
bakmak gerekir. New Shorter Oxford İngilizce sözlüğü; din, eğitim, tıp ve askeri konularla ilgili
birçok alanda disiplini “bir öğrenme veya bilimsel eğitim dalı” olarak tanımlar. Krishnan (2009)
ise disiplin kavramını daha derinlemesine inceleyerek, disiplinler üzerine bir dizi felsefi,
antropolojik, sosyolojik, tarihsel ve yönetimsel perspektifleri ele almıştır. Krishnan (2009), tüm
disiplinlerin bu özellikleri göstermesi gerekmediğini belirtmekte ve farklı boyutlarla
açıklamaktadır.
Açık ve uzaktan öğrenme alanının disiplin olup olmadığına karar vermek için en
önemli iki konu teori ve uygulamadır. Açık ve uzaktan öğrenme alanıyla direkt ilgili olan teori
ve kuramlar vardır. Bu kuramlardan bazıları; Moore’un (1993) etkileşimsel uzaklık kuramı,
Wedemeyer’in bağımsız çalışma kuramı ve Peters’in öğretimin sanayileşmesi kuramıdır. Bu
kuramların olması alanın disiplin olduğuna bir kanıt olarak gösterilebilir. Açık ve uzaktan
öğrenme alanında projelerin, yayınların yapılması ve açık ve uzaktan öğrenme alanında öğrenci
sayılarının artışı sonucunda uygulama noktasında da gelişmesi disiplin olması için gereken
uygulama basamağına önemli bir örnektir. Açık ve uzaktan öğrenme ile ilgili kuruluşların
olması da bu alanın bir disiplin alanı olduğunu ortaya koymaktadır.