YENİ MEDYADA BEDELSİZ ŞÖHRET KÜLTÜ VE DİJİTAL ŞÖHRET OLGUSU: LOWENTHAL VE ROJEK AÇISINDAN BİR İNCELEME


Köse H., Piyadeoğlu Ç.

ICAR Uluslararası Akademik Araştırmalar Kongresi , Ankara, Türkiye, 24 - 25 Ağustos 2021, ss.203-216

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.203-216
  • Atatürk Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Geleneksel kitle iletişim araçlarının yerini alan yeni medya biçimleriyle birlikte, kimliklerin aleniyet içinde daha da belirgin hale gelmesi salt algılamaya dayalı yeni bir varoluş biçimi yaratmıştır. Sıradan insanların ciddi hiçbir yetenek ve hüner sergilemeden ve bedel ödemeden bir gecede şöhret oldukları bu yeni algılama paradigması olağan ve olağanüstü arasındaki sınırları da büyük ölçüde sıvılaştırmıştır. Salt nicel beğeni düzeyiyle hiçbir sıra dışı özelliği olmayan sıradan insanların önemli addedildikleri, topluma sunacakları birçok ciddi fikir, hizmet veya katkı olmasına karşın, hatırı sayılır bir kitlesel kültürel ilgiye mazhar olamadıkları için önemsiz kabul edilen kimseler arasındaki kıyas, geçmişin bildik ün ve şöhret kültürünü yeniden düşünmeyi gerekli kılmaktadır. Söz konusu şöhret olgusu, günümüz küresel popüler kültür pratikleri, gözde ve rağbette olanın anlık yaratımı ve tüketimi ile dijital dünyanın salt görünürlüğe dayalı yeni beğeni anlayışıyla birleşerek, alışılagelmiş kalıpların dışında daha yüzeysel, geçici, anlık, bedelsiz ve tüketim odaklı hale gelmiştir. Bu dönüşümde hiç kuşkusuz aynı tüketim kültürü gerçeğinin dayattığı ilginçlik, görünürlük, izlenirlik, vb. ölçüt ve kabullerin büyük etkisi vardır. Bu çalışmada şöhret olgusunun dönüşümü, özellikle sosyal medya kullanıcıları arasında şöhret olmuş Danla Bilic adlı sosyal medya fenomeni Chris Rojek ve Leo Löwenthal’in görüşleri ışığında incelenmiştir. Çalışmada ayrıca içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Sonuç olarak; dijital medyada yetenek, yararlılık, beceri, hüner ve kültürel birikim yoksunluğuna dayalı, salt kantitatif göstergelerin ışığında şekillenmiş niteliksiz ve içeriksiz bir şöhret kültü geliştiği, ancak buna karşılık, yeni medya şöhretlerinin de özellikle dayatılan estetik kalıplar nedeniyle ağır psikolojik bedeller ödedikleri saptanmıştır.