Türkiye'de Baskı Resmi


Creative Commons License

Kavukcu E.

Özgün Baskı Teknikleri, Yok, Editör, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi, Erzurum, ss.266-286, 2022

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Ders Kitabı
  • Basım Tarihi: 2022
  • Yayınevi: Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
  • Basıldığı Şehir: Erzurum
  • Sayfa Sayıları: ss.266-286
  • Editörler: Yok, Editör
  • Atatürk Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Kağıdın Anadolu'ya gelmeden önceden baskı anlayışıyla yapılan çalışmalar görmekteyiz.Ağaç kalıp kullanarak kumaş üzerine 'yazmacılık'diye bilinen bir anlamda baskı sanatınında örnekleri arasında sayabiliriz. Türkiye'de baskıresmin özellikle yüksek baskının(gravür)uygulayanlar İstanbul'la gelen yabancı sanatçılardır.Bu sanatçıların 15.yy da İstanbul gravürleri yaptıkları bilinmektedir. Türkiye'de ilk baskıları İbrahim Müteferrika'nın kitaplarında görmekteyiz. •Türkiye'de sanatsal amaçlı ilk baskıların Sanayi-i Nefise'nin(1883) açılmasıyla birlikte Artur Napier'in gravür atölyesinde ders vermesiyle başladığı kabul edilmektedir.
Cumhuriyetin ilanından sonra Sanayi-i Nefise'de (Cumhuriyetin ilanından sonra isim değişikliği yapılmıştır. Akademide gravür atölyesine getirilen Sabri Berkel ile gravür,linol,ağaç baskı dışında elek baskı(serigrafi) ve monotip gibi tekniklerle yapılan uygulamalar görülmüştür. 
 
1932 yılında Ankara'da Gazi Eğitim Enstitüsü Resim İş bölümünün açılmasıyla birlikte grafik bölümüne baskı dersleri konulmuştur. Bu dersleri Türkiye'nin ilk fotoğraf ve grafik sanatçısı olarak kabul edilen Şinasi Barutçu getirmiştir. Şinasi Barutçu önderliğinde bu atölyeye metal gravür press alınarak öğrencilere linol baskı denemeleri yaptırılmıştır. 1980 lerden sonra Türk baskı sanatında, dünya standartlarına ulaşma çabası içerisinde Türkiye'deki pek çok üniversitede özgün baskı atölyeleri kurulmuştur. Özgün baskı sanatının öncü örneklerinden biri de Süleyman Saim Tekcan'nın 1974 de temellerini attığı bügün dünya standartlarında bir baskı atölyesi ve müzesi olan İMOGA (İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi)'dır. Sayılı özgün baskı müzelerinden biri olan İMOGA, 30 yıllık bir büyüme ile farklı baskı teknikleri konusunda olanaklar sunarak genç sanatçılar için yeni bir anlatım dili oluşturma konusunda etken rol oynamaktadır. 1960'lı yıllardan sonra gelişmeye başlayan Türk baskıresminde iki önemli oluşum öne çıkmaktadır. 1.batıda olduğu gibi sanatçıların baskı sanatını yan uğraş olmaktan çıkarıp ,yaşamını bu anlayışa adayan sanatçıların ortaya çıkmaya başlaması. 2.1980 lerde başlayan sanat piyasasına, başlarda çoğaltım olarak görülen baskı eserlerin talep görmesi. Ülkemizde baskıresmin yaygınlaşması ve anlaşılmasında bu iki faktör önemli yer tutar. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de 1980 lerden sonra oluşan disiplinlerarsı sanatsal yaklaşımlar içerisinde baskı sanatı da yer almaktadır. Disiplinlerarası dile sahip olan- bienaller,trienaller ve contemporary'de baskı eserleri sayıca fazla yer almaya başlamıştır. Teknolojik gelişmelerin baskı tekniklerinde şekillenmesi, (dijital-video baskı gibi) geleneksellikten çağdaşlığa uzanan yeni arayışlarla disiplinlerarası bir dil yakalayarak günümüz sanat anlayışında yükselen bir ivme kazanmasını sağlamıştır. Türkiye'de başılca özgün baskı koleksiyonu, 2008 yılında kurulan Marmara Üniversitesi Cumhuriyet Müzesine aittir.Müzede yaklaşık 276 addet eser bulunmaktadır.Ayrıca 2008 yılında Türkiye'de ilk kez 1.Uluslarası Baskı Resim bienalı düzenlenmiştir.