IDIL SANAT VE DIL DERGISI, sa.108, ss.1095-1105, 2023 (Hakemli Dergi)
Toplumsal aralık; politik, ekonomik ve soysa-kültürel değişimlerle birlikte hali hazırda bulunan toplum yapısının yeniliklere
ayak uyduramaması neticesinde, dönüşen toplum yapısı ile arasında oluşan mesafedir. Bu bağlamda toplumda oluşan boşluğu
dolduran tampon kurumlardan biri olarak sanat devreye girmektedir. Nicolas Bourriaud İlişkisel Estetik eserinde 1990
sonrası sanatını sosyolojik açıdan değerlendirmekte ve ilişkisel sanatı, modern çağın toplum yapısında oluşan çatlakların yara
bandı olarak görmektedir. Toplumsal yaraların ancak insani ilişkilerin arttırılması ile sarılacağından hareket etmektedir.
Böylesi bir ilişki üzerine kurulan sanatın estetiği; izleyicinin katılımcıya, uzamın insani ilişkiler uzamına dönüşmesi ile anlam
kazanmaktadır. Bu çalışmada toplumsal gelişmeleri ile uzam algısı ilişkisinden hareketle 1990 sonrası sanatının vardığı
noktaya değinilmektedir. Uzam, toplumsal aralık ve ilişkisel uzam gibi kavramlarla ilişkisel sanat mercek altına alınmaktadır.
İlişkisel uzam kavramı ön planda tutularak, uzama insani ilişkiler uzamı olarak yaklaşan sanatçılardan bazılarına yer
verilmektedir. Günümüz sanatında toplumsal aralıktan doğan uzam algısının yeni estetik değeri ve ilişkisel örüntü üzerine
kurulu bağlamlarının değerlendirilmesi hedeflenmektedir.
Social range; It is the distance between the transforming society and the existing society due to the social structure's
inability to keep up with the innovations along with the political, economic and socio-cultural changes. Art fillsthisgap in
society. Nicolas Bourriaud evaluates post-1990 art in his Relational Aesthetics and sees relational art as a band-aid for the
deteriorating social structure of the modern age. It acts that social wounds can only be healed by increasing human relations.
Thus, aesthetic perception; transforms the viewer into a participant and the space into a space of human relations. This study
examines post-1990 art with relational art contexts. Some of the artists who approach space as the space of human relations
are included. It is aimed to evaluate the new aesthetic value of the perception of space arising from the social gap in today's
art and its contexts based on the relational pattern.