9. Türkiye EKMUD Bilimsel Kongresi, Türkiye, 20 Mayıs 2021
Giriş: Tüm dünyada bir sağlık krizine dönüşen Koronavirüs hastalığı-2019
(COVID-19) pandemisinin psikolojik etkileri üzerine çeşitli çalışmalar
yapılmışsa da obsesyonların ve etkili faktörlerin değerlendirildiği çalışmalar
sınırlıdır. Bu çalışmada COVID-19 pandemisinin toplumun üzerindeki
psikolojik etkilerinin araştırılması ve COVID-19’a ilişkin obsesyonlar üzerinde
etkili faktörlerin saptanması amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Sekiz yüz elli dokuz katılımcının gönüllü olduğu
tanımlayıcı bir çalışma yapıldı. Veriler 01-08 Haziran 2020 tarihleri arasında
çevrimiçi bir anket yoluyla toplandı. Çalışma için Sağlık Bakanlığı ve etik
kurul onayı alındı. Veri toplamada kolay erişilebilir örneklem (convenience
sampling) yöntemi kullanıldı. Ankete katılım için sosyal medyada duyurular
yapıldı. Çalışmaya katılım gönüllülük esasına göre sağlandı ve katılımcıların
bilgilendirilmiş onamı çevrimiçi alındı. Veri toplama aracı olarak sosyodemografik
bilgi formu, depresyon, anksiyete, stres ölçeği (DASS-21),
olayların etkisi ölçeği ve COVID-19 ile ilişkili obsesyon ölçekleri kullanıldı.
Veri analizinde SPSS 25.0 (SPSS Inc., Chicago, IL, USA) programı kullanıldı.
Karşılaştırmalarda korelasyon analizi ve aşamalı hiyerarşik regresyon
analizleri kullanıldı.
Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 40,41±13,69 (18-70), 475’i (%55,3)
kadın, 547’si evlidir (%63,7). Yüz doksan dokuzunun (%23,2) kronik
bir hastalığı vardı. Altı yüz elli üçünün (%76) hijyen (el yıkama, banyo
yapma, ev süpürme, çamaşır yıkama gibi) alışkanlıkları artmıştı. Depresyon,
anksiyete ve stress semptomlarının prevalansı sırasıyla %36,9, %42,3,
%18,2 idi. %6,3’ünde (n=54) depresyon, %15,4’ünde (n=132) anksiyete,
%4,3’ünde ise (n=37) stres ileri ve çok ileri düzeyde idi. Katılımcıların
97’sinde (%11,3) Post-travmatik stres semptomları, 151’inde ise (%17,6)
COVID-19 ile ilişkili obsesyon saptandı (Şekil 1). Pandemi döneminde
yeme alışkanlıkları (r=0,26, p<0,001), uyku alışkanlıkları (r=0,20, p<0,20),
aile ilişkileri (r=11, p<0,01), temizlik alışkanlıkları (r=0,17, p<0,001) ve
televizyon seyretme alışkanlıkları değişenlerde (r=0,09, p<0,05) obsesyonlar
daha fazla idi. COVID-19’a ilişkin obsesyonları yordayan faktörler içinde en
fazla depresyon (F4-854=71,62, p<0,001) ve anksiyetenin (F5-853=61,93,
p<0,001), ikinci sırada IES-R puanının (F6-852=74.18, p<0,001), son olarak
da yaş (F2-856= 4,36, p<0,05), cinsiyet (F1-857=25,48, p<0,001) ve eğitim
düzeyinin (F3-855=14,47, p<0,05) etkili olduğu saptanmıştır (Tablo 1).
Sonuç: COVID-19 pandemisinin toplum üzerinde depresyon, anksiyete,
stres, PTSD ve COVID-19 ile ilişkili obsesyonlar gibi ciddi psikolojik
etkileri bulunmaktadır. Pandeminin ruh sağlığı üzerine etkilerinin farkında
olunmalı, uzun vadeli ve iyileştirici müdahaleler hayata geçirilmelidir.
Anahtar Kelimeler:COVID-19, pandemi, obsesyon, post-travmatik stres,
depresyon anksiyete, stres