ANAYASA MAHKEMESİ’NİN TCK M.220/6 HÜKMÜNE İLİŞKİN 26.10.2023 TARİHLİ İPTAL KARARININ DEĞERLENDİRİLMESİ


Creative Commons License

Eryıldız H. S.

SELÇUK HUKUK KONGRESİ III, Konya, Türkiye, 5 - 07 Şubat 2024, cilt.1, sa.597, ss.59-62

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: Konya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.59-62
  • Atatürk Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi (E. 2023/133) ile Patnos Ağır Ceza (E. 2023/132) Mahkemesi tarafından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 220. maddesinin 6. fıkrası hakkında iptal başvurusunda bulunulmuştur. Başvuruda 02.07.2012 tarihli ve 6352 sayılı Kanun’un 85. maddesiyle değiştirilen 6. fıkranın 1982 Anayasası’nın (AY) 2, 13 ve 38. maddelerine aykırılığı ileri sürülmüştür. Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi (AYM), 26.10.2023 tarihli, 2023/132 Esas ve 2023/183 Karar sayılı kararıyla ilgili madde fıkrasını iptal etmiştir. Gerekçeli karar 08.12.2023 tarihli ve 32393 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Kararın, Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dört ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir.

İptal edilen TCK m.220/6 hükmü uyarınca örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılmaktaydı. Esasen TCK m.220/6 hükmünün AYM tarafından iptali sürpriz olmamıştır, zira düzenlemenin doğurduğu sorunlar ilk olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Işıkırık/Türkiye (Başvuru No: 41226/09, 14.11.2017) kararı ile gündeme gelmiştir. Mahkeme’ye göre düzenleme o kadar geniş kapsamlı düzenlenmişti ki, “örgüt adına hareket eden” kişinin, üyelik ölçütlerinden hiçbirisini sağlamadan “örgüt üyesi” olarak nitelendirilmesi olanaklıydı. Ayrıca madde fıkrası, mahkemelerce kamu otoritesi tarafından keyfi müdahalelere engel olacak şekilde de tatbik edilmemekteydi.

Yine iptal kararı öncesinde Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu 10.06.2021 tarihinde, 2014/6548 numaralı Hamit Yakut başvurusuyla bağlantılı olarak 5237 sayılı Kanun’un 220. maddesinin 6. fıkrasının öngörülebilirliğine ilişkin değerlendirme yapmıştır. Bu değerlendirmede kuralda yer alan “örgüt adına işlenen suç” ibaresinden ne anlaşılması gerektiğine dair kanunda herhangi bir açıklamaya yer verilmediğine işaret etmiştir. Yüksek Mahkeme; Anayasa m.34 ile güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkını ihlal ettiğini kabul etmiştir. TCK m.220/6’da bulunan yapısal sorundan dolayı “pilot karar” usulünün uygulanmasına karar vererek, yapısal sorunun çözümü için bu durumun, yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bildirilmesine ve bu ihlal kararı sonrasında yapılan başvuruların incelenmesinin kararın Resmi Gazete’de yayımlanma tarihi olan 03.08.2021 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile ertelenmesine karar vermiştir.

Yasama organının belirtilen süre dâhilinde yapısal soruna dair herhangi bir adım atmaması ve yapılan iptal başvuruları üzerine AYM, suçta ve cezada kanunilik ilkesi çerçevesinde 26.10.2023 tarihli iptal kararını vermiştir. İptal kararı üzerine yasa koyucunun nasıl bir yol izleyeceği, iptal kararında vurgulanan hususları da dikkate alarak benzer bağımsız bir düzenlemeyi tekrar yürürlüğe koyup koymayacağı veya üye olmaksızın örgüt adına işlenen suçlar bakımından genel veya bu suçlar yönünden özel bir cezayı ağırlaştırıcı düzenlemeye yer verip vermeyeceği hususu ise henüz belirsizdir.