Bahri Dağdaş Hayvancılık Araştırma Dergisi , cilt.10, sa.2, ss.158-175, 2021 (Hakemli Dergi)
Hayvancılık sektörü, hızla artan nüfusun et, süt ve yumurta gibi biyolojik yarayışlılığı yüksek besin madde ihtiyaçlarını karşılayarak, dengeli beslemede önemli rol oynamaktadır. Aynı zamanda yem, et-süt ürünleri, veteriner ilaçları, hayvancılık ekipmanları, dericilik ve tekstil sanayi gibi pek çok sektörde istihdam alanları oluşturmakta ve ülke ekonomisine katma değer sağlamaktadır. Türkiye’nin sahip olduğu doğal kaynaklar ve ekolojik koşullar göz önünde bulundurulduğunda, tarımsal üretimde hayvancılık sektörü önemli bir yere sahiptir. Son yıllarda büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısında önemli artış meydana gelmiştir. 2000 yılında 10.7 milyon baş olan sığır varlığı yıllar içerisinde artış göstererek 2020 yılında 17.9 milyon başa ulaşmıştır. 2010 yılında 84.7 bin baş olan manda varlığı 2020 yılında 2.3 kat artarak 192.8 bin başa ulaşmıştır. Küçükbaş hayvancılıkta ise, son 10 yılda koyun varlığında %82 artış gerçekleşerek 42.1 milyon başa ulaşmış ve keçi varlığında da %90 artış gerçekleşerek yaklaşık 12 milyon başa ulaşmıştır. Kanatlı hayvan sektöründe modern kümes ve entegre tesislerin sayısı artmış, yumurta ve beyaz et üretiminde önemli artışlar yaşanmıştır. Son 10 yılda tavuk eti üretimi 1.5 kat, hindi eti üretimi 1.9 kat ve yumurta üretimi de 1.7 kat artmıştır. Ülkemizde hayvancılık alanında sayısal anlamda ortaya çıkan olumlu gelişmelere rağmen, hayvansal protein tüketimi oldukça düşüktür (37.9 g/kişi/gün). Hayvancılık sektöründe mevcut problemlerin çözümü halinde hem hayvansal üretim miktarları artacak hem de kişi başına hayvansal protein tüketim değerleri artacaktır.