6. ANTRENMAN BİLİMİ KONGRESİ, Ankara, Türkiye, 30 Haziran - 02 Temmuz 2015, ss.127
Amaç: Türkiye’nin farklı coğrafi bölgesinde antrenman yapan basketbolcuların, müsabaka öncesi ve sonrası fiziksel
ve fizyolojik durumlarını analiz etmek, kan laktat seviyelerini tespit ederek bölgesel farklılıkları incelemektir.
Yöntem: Araştırmaya Bölgesel Ligde mücadele eden Erzurum Atatürk Üniversitesi Basketbol Takımı (1869m), Trabzon
Edward’sCoffee İdmanocağı Basketbol Takımı (10m) ile Türkiye Basketbol İkinci Liginde oynayan Uşak Üniversitesi
Belediye Spor Basketbol Takımı (919m) olmak üzere toplam otuz sekiz sporcu gönüllü olarak katılmıştır. Çalışma
grubunun fiziksel ve fizyolojik özellikleri Tanita TBF 300 vücut analiz cihazı ilekan laktat değerleri ise LactateScout
cihazı ile müsabakadan önce ve hemen sonrasında alınarak tespit edilmiştir.
Bulgular: Uşak Üniversitesi Belediye Spor takımının ortalama yaşları diğer takım sporcularından büyüktür (p<0.05).
Ön test vücut sıvı yüzdesi Uşak Üniversitesi Belediye Spor takımında, diğer takımlara göre anlamlı düzeyde yüksektir
(p<0.05). Son test vücut yağ yüzdesi Uşak Üniversitesi Belediye Spor takımında diğer takımlara göre anlamlı düzeyde
yüksektir (p<0.05). Müsabaka öncesi ve sonrasında Uşak Üniversitesi Belediye Spor takımının kan laktat seviyeleri
diğer takımlara göre anlamlı derecede düşük bulundu (p<0.05).
Tartışma ve Sonuç: Kan laktat değerleri bakımından ne yüksek irtifada yaşayan Erzurum Atatürk Üniversitesi
Basketbol Takımı takımının sporcuları ne de deniz seviyesinde yaşayan Trabzon Edward’sCoffee İdmanocağı Basketbol
takımının sporcuları, Uşak Üniversitesi Belediye Spor takımın müsabaka öncesi ve sonrası kan laktat değerlerinden
daha düşük olmadığı tespit edildi. Çalışmanın yapıldığı müsabakaların hiç birinde sporcuların 4 mmol/L olan
anaerobik eşik noktasını geçmediği görüldü. Bunun yanında Uşak takımı sporcularının yaş ortalaması diğer takım
sporcularından daha yüksek olmasına rağmen kan laktat seviyelerinin daha düşük olmasının en önemli sebebinin
kondisyon seviyelerindeki fark olduğu düşünülmektedir. Takımların fizyolojik özellikleri değerlendirildiğinde, ön test
sonuçlarına göre gruplar arasındaki VYO ve BMH farkının önemli olmadığını (P>0.05), TVSO farkın ise önemli olduğunu
tespit edildi (P<0.05). Takımlardan hiçbiri VSO olarak sorun teşkil edebilecek durumda değildir. Sadece Uşak takımı
VSO olarak diğer takımlara göre daha iyi durumda maça başlamıştır. Sıvı seviyesi sporcularda hem performans hem
de sağlık için çok önelidir. Başta Amerikan Spor Hekimliği Koleji olmak üzere birçok birim ve spor bilimci bu konun
önemine vurgu yapacak çalışmalar yapmıştır¹‾². Laktat oluşumunu ilk bulan araştırmacı olan Ole Bang egzersiz ile
başlayan laktat oluşumunun daha sonra egzersizin yoğunluğuna bağlı olarak düştüğünü belirtmiştir.122 Basketbol
dayanıklılık gerektiren bir spordur. Dayanıklılık sporlarında yüksek düzeyde performans kişinin fizyolojik özelliklerine
bağlıdır. Yoğun egzersizlerde (maksimal veya supramaksimal) aerobik metabolizmanın sınırlarının aşılması glikoliz
hızını artırır ve kaçınılmaz şekilde laktat oluşur³. Araştırma sonuçlarına göre hem müsabaka öncesi hem müsabaka
sonrası takımlar arasındaki kan laktat düzeylerinde anlamlı farklılıklar tespit edildi. Ön test sonuçlarına göre Uşak ili
sporcularının kan laktat değerleri (1,34±0,11 mmol), Erzurum ili sporcularından (2,37±0,39 mmol) ve Trabzon ili
sporcularından (2,18±0,22 mmol) daha düşüktür ve bu fark istatistikî olarak önemlidir. Basketbol sporunda oyuncular
oyun içerisinde sürekli olarak hücum ve savunma yaptıkları için aktiftirler. 40 dk’ lık oyun içerisinde yarısı yüksek
yoğunlukta, kısa sprintlerden oluşan, 4-9 km’ lik bir koşu ve sıçramalar zinciri bulunur. Bu zincir maçın son saniyesine
kadar büyük bir konsantrasyon içinde devam eder4
. Ancak hem taktik gereği hem de yorgunluktan dolayı sporcular
maç içerisinde yedek oyuncu alanına alınırlar, bu süre içerisinde dinlenmek ve toparlanmak için zaman bulabilirler. Bu
dinlenme süresi sporcuların laktat değerlerinin aşırı derecede yükselmesini engelleyecektir.