İNEKLERDE OVULATÖR VE ANOVULATÖR ANÖSTRUS TİPLERİ


Okur D. T.

ATAVET 1. ULUSLARARASI 2. ULUSLARARSI KATILIMLI ÖĞRENCİ KONGRESİ, Erzurum, Türkiye, 4 - 06 Aralık 2019, ss.220-221

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Erzurum
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.220-221
  • Atatürk Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Tüm hayvancılık işletmelerinde hayvanların dölverimini optimum düzeyde tutmaya çalışmak öncelikli hedeftir. Sığır yetiştiriciliği yapılan büyük işletmelerde bu hedefe ulaşılmasını zorlaştıran faktörlerden bir tanesi de anöstrus problemidir. Anöstrus; sütçü veya etçi ineklerde kızgınlık takibi aktif bir şekilde yapılmasına rağmen, kızgınlık belirtilerinin görülmemesi anlamına gelen genel bir terimdir. Anöstrus, hayvancılık işletmelerinde ciddi ekonomik kayıplara neden olan ve sürekli göz ardı edilen bir üreme problemidir. Postpartum süreyi uzatmasının yanı sıra yıl içinde doğan buzağı sayısının azalmasına, et ve süt satışından elde edilen gelirin düşmesine neden olur. Anöstrusun doğru bir şekilde tanımlanması, sınıflandırılması ve nedenlerine yönelik çözümlerin bulunması sığırcılık işletmelerinde verimlilik açısından hayati öneme sahiptir. 1970’li yıllara kadar anöstrus ovaryum aktivitesine bağlı olarak, “ovulator, anovulator ve inaktif” olarak sınıflandırılmaktayken, ilerleyen yıllarda Wiltbank (2002) ve daha sonra da Peter ve ark (2009) anöstrusu yeniden tanımlamış ve buna göre yeniden sınıflandırma yapmışlardır. Son yıllarda yapılan anöstrus sınıflandırması ise fizyolojik ve patolojik (klinik) olarak ikiye ayrılmaktadır. Fizyolojik anöstrus; prepubertal, laktasyon, gebelik ve postpartum anöstrus olmak üzere 4 alt gruba ayrılırken, patolojik anöstrus; konjenital ve edinsel olarak, edinsel anöstrus ise ovulatör ve anovulatör anöstrus olmak üzere 2 alt gruba ayrılmaktadır. Suböstrus, edinsel ovulatör anöstrus, Tip I, Tip II, Tip III ve Tip IV edinsel anovulatör anöstrus grubunda yer almaktadırlar. Suböstrus, klinik olarak östrus belirtilerinin gözlemlenememesi olarak tanımlanır. Bu tür inekler aktif ovaryum fonksiyonlarına sahiptirler ve normal siklik aktivitelerini tamamlarlar, ancak östrusun dış belirtilerini göstermezler ya da gösterdikleri belirtiler hayvan bakıcıları tarafından belirlenemeyebilir. Tip I; deviasyon noktasını geçemeyen anöstrus, Tip II; dominant folikül haline gelip ovule olamadan regrese olan anöstrus, Tip III; kalıcı foliküle bağlı anöstrus, Tip IV; kalıcı korpus luteuma bağlı anöstrus olarak tanımlanmaktadır.

The primary goal in livestock enterprises is to try to keep the fertility of the animals at an optimum level. One of the factors that makes it difficult to achieve this goal is the anöstrus problem. Anöstrus, on the other hand, is a general term that means that, despite the active pursuit of resentment of animals in dairy or beef cows, no signs of resentment are seen. Anestrus is a breeding problem that causes severe economic losses in livestock businesses and is constantly ignored. In addition to extending the postpartum period, Anestrus causes the number of calves born during the year to decrease, and the income from the sale of meat and milk to fall. Identification, classification and resolution of the causes of anoestrus are vital for productivity in cattle managment. Until the 1970s, anöstrus was classified as “ovulator, anovulator and inactive” due to ovarium activity, while in the following years Wiltbank (2002) and later Peter et al (2009) redefined the anöstrus and reclassified it accordingly. In recent years, anoestrus has been divided into physiological and pathological (clinical). Physiological anoestrus; Prepubertal, lactation, pregnancy and postpartum anoestrus are divided into 4 subgroups, while pathological anoestrus is divided into two groups as congenital and acquired, acquired anoestrus ovulator and anovulatory anoestrus.Suböstrus acquired ovulator anöstrus, type i, Type II, Type III and Type IV are in the group of acquired anovulator anöstrus. Suboestrus is clinically defined as the absence of oestrus symptoms. Such cows have active ovarian functions and complete their normal cyclic activity, but do not show external signs of oestrus or their symptoms may not be identified by animal caregivers. Type I; anoestrus that does not pass the deviation point, Type II; anoestrus that regresses before becoming dominant follicle and becoming ovule, Type III; anoestrus that depends on permanent follicle, Type IV; anoestrus that depends on permanent corpus luteum are defined as.