Akut Akciğer Ödemli Hastalarda Akciğer Ultrasonografi Bulgularının Kardiyak Biyomarkerlarla İlişkisi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Atatürk Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri, Türkiye

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Hasan ŞENEL

Danışman: Erdal Tekin

Özet:

Akciğer ödemi, bir veya daha fazla Starling kuvvetindeki değişikliğin bir sonucu olarak aşırı sıvının alveollere hareketinden kaynaklanan nefes darlığı ile karakterize patolojik bir süreçtir. Kardiyojenik pulmoner ödemde, anormal sıvı hareketinden sorumlu süreç yüksek pulmoner kapiller basınçtır. Buna karşılık, kardiyojenik olmayan pulmoner ödem, alveollerde protein ve sıvı birikiminden yüksek pulmoner kapiller basınç dışındaki faktörlerin sorumlu olduğu çeşitli bozukluklardan kaynaklanır. Kardiyojenik ve kardiyojenik olmayan nedenler arasındaki ayrım, birkaç farklı bozukluğun bir kombinasyonunu temsil edebileceğinden her zaman mümkün olmayabilir. Ancak tanı koymak önemlidir, çünkü tedavi altta yatan patofizyolojik mekanizmalara bağlı olarak önemli ölçüde değişebilir. Akciğer ödemine bağlı kalpte duvar gerilimi artar ve oluşan strese yanıt olarak B-tipi natriüretik peptit (pro-BNP) salınımı olur. Pro-BNP’nin majör kaynağı kardiyak miyositlerdir. Konjestif kalp yetmezliği olduğundan şüphelenilen kişilerin tanısında ve kardiyak disfonksiyonun saptamasında kullanılmaktadır.

Akciğer ultrasonu (USG), akciğer ödemi düşünülen dispneli hastaların değerlendirilmesinde yardımcı olabilecek yardımcı bir tanı yöntemidir. Akciğerin normal USG görünümü plevral çizginin iki kaburga arasındaki hiperekojenik görüntüsü ile havalanan akciğerin bu çizginin altındaki sisli görüntüsü oluşturur. Hava içeriği bir nedenle azaldığında plevral çizgi kaynaklı, solunumla eş zamanlı hareket eden dikey, uzun, belirgin, lazer benzeri, hiperekoik, A çizgilerini silen artefaktlar ortaya çıkar. Artmış ekstravasküler akciğer sıvısının neden olduğu kalınlaşmış subplevral interlobüler septanın, ultrason ışınlarını yansıtması nedeniyle ortaya çıktığı düşünülen artefaktlara B çizgisi denir. Genellikle 3 ve daha fazla B çizgisinin varlığı durumunda akciğer ödeminden söz edilebilir.

Bu çalışmada, akciğer USG’de akciğer ödemi bulgularıyla (B çizgi sayısı), kardiyak biyobelirteçler ( özellikle Pro-BNP) arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır.